article_jule (35253)
6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Konsolide metin
Bu zarar vedurumların doğmasını önlemek amacıyla, açıkça Anayasa’ya aykırı olan ve iptaliistenen hükümlerin iptal davası sonuçlanıncaya kadar yürürlüğünün de durdurulmasıistenerek Anayasa Mahkemesine dava açılmıştır. Açıklanan nedenlerle kural Anayasanın 2., 13., 20., 22., 25.,26. NetzDG ayrıca şeffaflığı sağlamak üzere platformların raporsunmasını öngörmektedir. Bir platform yılda 100’den fazla şikâyet alırsa, altıayda bir içerik denetleme uygulamalarını detaylandıran geniş kapsamlı raporhazırlaması ve yayınlaması gerekmektedir. Yasa, ne tür bilgilerin bu raporlaradahil edilmesi gerektiğini ayrıntılarıyla açıklamaktadır. (6) Üst Kurula tahsis edilen frekans bantları dışındaki frekans bantları, sayısal yayına geçişin tamamlanmasını takiben Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun talebi çerçevesinde Üst Kurul tarafından boşaltılır. (1) Bu Kanunun yayımı tarihinden önce kablo ve uydu ortamından yayın yapmak üzere yayın lisansı almış olan kuruluşların hakları lisans süresi sonuna kadar geçerlidir. (2) Söz konusu yükümlülüğün yerine getirilmemesi hâlinde, Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu ihlâlin niteliği açıkça belirtilerek Üst Kurulca uyarılır ve yükümlülüğün gereğinin yerine getirilmesi ilgili Bakanlığa bildirilir. (1) Yayın hizmetlerinin iletimine ilişkin teknik ve idarî konularda Üst Kurul ve Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu işbirliği yapar.
Yurt içindeki muhataplar bakımından ise böyle bir bildirimusulü bulunmamaktadır\. İlk bahsini yerleştir, oyunun heyecanına kapıl. resmi web sitesi\. Bu bağlamda 5651 sayılı Kanunkapsamındaki idari para cezasının muhatapları olarak yurt içindekiler ile yurt dışındakilerin durumlarınınbenzer dolayısıyla da karşılaştırılmaya müsait olduğu görüldüğünden kurallabunlar arasında bir farklılık yaratıldığı söylenebilir. Maddesinde hak arama özgürlüğükapsamında yer alan mahkemeye erişim hakkı için herhangi bir sınırlama nedeniöngörülmemiş olmakla birlikte Anayasa’nın başka maddelerinde yer alan hak veözgürlükler ile devlete yüklenen ödevler özel sınırlama sebebi gösterilmemişhak ve özgürlüklere sınır teşkil edebilir. Kural, Kanun kapsamındaki idari para cezalarınınmuhatabının yurt dışında bulunması hâlinde Kurum tarafından muhatabın internetsayfasındaki iletişim araçları, alan adı, IP adresi ve benzeri kaynaklarla eldeedilen bilgiler üzerinden muhataba elektronik posta veya diğer iletişimaraçları ile bildirim yapılabilmesini mümkün kılmaktadır. Bu itibarla Kurum,Kanun kapsamındaki idari para cezalarının muhatabının yurt dışında bulunmasıhâlinde 7201 sayılı Kanun hükümlerine göre tebligat yapabileceği gibi internetsayfalarındaki iletişim araçları, alan adı, IP adresi ve benzeri kaynaklarlaelde edilen bilgiler üzerinden elektronik posta veya diğer iletişim araçlarıile de tebligat yapabilecektir. Maddesinin üçüncü fıkrasında idariişlemlere karşı açılacak davalarda sürenin yazılı bildirim tarihindenbaşlayacağı öngörülmek suretiyle idari işlemlere karşı dava açma süresininbaşlangıcı yönünden farklı bir yasal düzenleme getirilmesine imkântanınmamıştır. İdari para cezalarına dayalı olarak tesis edilen işlemlere karşıaçılacak davalarda dava açma süresinin başlangıcına ilişkin olarak getirilenyasal düzenlemeler de Anayasa’nın anılan maddesi kapsamında yer almaktadır. Anayasa’nın 13.maddesinde “Temel hak ve hürriyetler, özlerine dokunulmaksızınyalnızca Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak veancak kanunla sınırlanabilir. Bu sınırlamalar, Anayasanın sözüne ve ruhuna,demokratik toplum düzeninin ve lâik Cumhuriyetin gereklerine ve ölçülülükilkesine aykırı olamaz” denilmektedir. Bunagöre mahkemeye erişim hakkına sınırlama getiren düzenlemelerin kanunlayapılması, Anayasa’nın sözü ile Anayasa’da öngörülen sınırlama sebebine uygunve ölçülü olması gerekir. Söz konusu tanıma göre sosyal ağ sağlayıcının,internet ortamında metin, görüntü, ses, konum gibi içeriklerin oluşturulmasına,görüntülenmesine veya paylaşılmasına imkân sağlaması nedeniyle sosyal etkileşimamacıyla yaratılan veriler yönünden bir tür yer sağlayıcı olduğuanlaşılmaktadır. Başka bir deyişle sosyal ağ sağlayıcı kavramı ile sosyaletkileşim amacı bulunan, kullanıcıların içerik oluşturabildikleri,görüntüleyebildikleri veya paylaşabildikleri yer sağlayıcı niteliği bulunanortamların ifade edildiği görülmektedir.
- Dava konusu kurallarda düzenlenen, içeriğinçıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi kararı suçun işlendiğitespitine bağlı olarak değil suç şüphesine bağlı olarak uygulanan biryaptırımdır.
- Öncelikle, verilecek içeriğin çıkarılması ve/veya erişiminengellenmesi kararlarının yukarıda açıklandığı gibi temel haklara müdahaleniteliği taşıdığı ve ulusal ve uluslararası standartlara aykırı olduğu açıktır.Bu şekilde verilen hukuka aykırı kararın uygulanması için aynı anda içerik, yerve erişim sağlayıcılara tebliğ edilmesi ve bu içeriklerin çıkarılmasınınisteneceği kuralına yer verilmiştir.
- Ancak Üst Kurul kararları toplantıya dışarıdan katılanların yanında alınamaz.
Gerçek ve tüzel kişiler yapacakları işlemlere esas olmak üzere bu süre içinde yazılı olarak Üst Kurula başvurmak ve Üst Kurulca belirlenecek ücreti ödemek suretiyle yayın kaydından bir kopya alabilir. Dava konusu kuraldageçen “üçüncü fıkradaki usulle” ibaresi bu fıkradaki “diğer iletişim araçlarıile bildirim yapılması” yönünden Anayasa’nın 125. Maddesinin üçüncüfıkrasındaki idari işlemelere karşı açılacak davalarda sürenin yazılım bildirimtarihinden başlayacağına belirten hükmüne aykırılık taşımaktadır. Kural,muhataplarının savunma ve dava haklarını ortadan kaldırma potansiyeli taşıması nedeniylehak arama özgürlüğü ve etkili başvuru yolu hakkıyla bağdaşmamaktadır\. En yeni ve popüler oyunları ilk sen deneyimle. pin up\. Bildirimin amacıkişilerin yapılan işlemden haberdar olmasını, dolayısıyla buna karşı itirazveya dava haklarını kullanabilmelerini sağlamaktır. Bu nedenle bildirimaraçlarının tereddüde yol açmayacak şekilde açık ve net olması, tebligatınyapılmış sayılabilmesi için de kural olarak muhatabın bundan haberdar olması,başka bir ifadeyle tebliğ evrakının muhatabın tasarruf alanına ulaşmasıgerekir. Bu güvencelerin sağlanmaması, Anayasa’nın mahkemeye erişim hakkınıgüvenceye alan 36. Maddesi ile etkili başvuru hakkını koruyan 40. Maddesineaykırılık teşkil edecektir. Bu çerçevede 9.madde kapsamında erişimin engellenmesine karar verilmesi bakımından yargısalmakamlar tarafından gözetilmesi gereken hususlar birçok kez tekrarlanmıştır (KeskinKalem Yayıncılık ve Ticaret A\. Kaydolma bonusunu al ve ücretsiz oynamaya başla mostbet giriş\.Ş. ve diğerleri, § 111). Maddenin itiraz konusu (3) numaralı fıkrasında da sulhceza hâkimine yapılan başvuru sonrasında hâkimin başvuruda bulunanın talebidoğrultusunda içeriğin çıkarılmasına ve/veya erişimin engellenmesine kararverebileceği hüküm altına alınmıştır. Sonuç olarak ceza kanunlarında suçolarak düzenlenen eylemlerin işlendiğinin henüz kesinleşmiş bir mahkemekararıyla tespit edilmeden idari bir makamın yapacağı suç tespitine bağlıolarak nihai bir tedbir mahiyetinde olan içeriğin çıkarılması kararıverilmesinin ve bu kararın icra edilmemesi durumunda idari para cezasıuygulanmasının masumiyet karinesini ihlal ettiği değerlendirilmiştir.
Eğer devlet söz konusu hizmetten yararlanan Türk vatandaşlarınınharcamalarından vergi almak istiyorsa bunun yolu vergi kanunlarında değişiklikyapmaktır. Temsilci atama zorunluğu serbest ticaret ilkelerine aykırıolduğu gibi, amacı da sosyal medya üzerinde sansür sağlamak olduğuanlaşılmaktadır. Zira dünyada sosyal medya platformlarına en çok içerik çıkarmatalebi Türkiye’den gitmektedir. Bu platformlar şeffaflık ilkeleri gereğikendilerine gelen içerik çıkarma taleplerine ilişkin istatistikleriyayınlamaktadırlar. Platformlar kendi etik değerlendirmelerine göre nefretsöylemi, ırkçılık, terör tehdidi, şiddet savunuculuğu, tehdit, sövme, hakaretolarak gördükleri içerikleri çıkarmaktadırlar. Ancak Türkiye’den gönderilentaleplerin önemli bir kısmı bu platformların tabi olduğu ülkelerin hukukuna yada uluslararası hukuka göre ifade ve basın özgürlüğü kapsamında kaldığından,platformlar tarafından söz konusu talepler yerine getirilmemektedir. KVKK’dan farklı olarak Tüzük kapsamında unutulma hakkıkapsamında değerlendirilebilecek olan ilgili kişinin taleplerinin üçüncükişilere de iletilmesi Tüzüğün 17(2) maddesi kapsamında özel olarakdüzenlenmiştir.
(1) Yayın lisansı verilen bir anonim şirketin hisse devirleri, devir tarihinden itibaren otuz gün içinde, ortakların ad ve soyadları ile hisselerin devri sonucunda oluşan ortaklık yapısı ve oy payları hakkındaki bilgilerle birlikte Üst Kurula bildirilir. (2) Önemli olayları yayınlayacak televizyon yayıncıları, önemli olaylar listesinde yer alan olayların ülke geneline şifresiz ve ücretsiz olarak yayınlanmasını sağlar. (3) Genel ve tematik içerikli yayın yapan televizyon kuruluşlarının, çocuk yayınlarında çizgi filmlere yer vermeleri hâlinde, çizgi filmlerin en az yüzde yirmisinin, diğer çocuk programlarının en az yüzde kırkının Türkçe dilinde üretilmiş yapım olması ve Türk kültürünü yansıtması zorunludur. Çocuk yayınlarının yayınlanma saatleri ve sürelerine yönelik istatistiksel veriler ile üretim yerine ilişkin bilgiler aylık dökümler hâlinde Üst Kurula bildirilir. (2) Yayın hizmetlerinin Üst Kurula bildirilen türde ve seçilen dilde yapılması zorunludur. Yayın türü talep üzerine Üst Kurulun izniyle değiştirilebilir. Yayın türünün değiştirilmesine ilişkin şartlar Üst Kurulca belirlenir.
Bu belirsizlik hangi platformların yasayave yasada öngörülen yükümlülüklere ve yaptırımlara tabi olduğu konusundaöngörülemezlik yaratmakta ve idareye keyfi davranma imkânı tanımaktadır. Günümüzde sosyal medya olarak da ifade edilen internet siteleridünyadaki tüm kullanıcıların bir arada iletişime geçebildiği ve haberleşme sağladıklarıbir mecra hâline gelmiştir. İçerik yönetimine ilişkin düzenlemelerde kurulması gerekenmenfaat dengesinin önemini Avrupa’da yaşanan bu mevzuat gelişmeleri ortayakoymaktadır. Bu gelişmeler internete erişim, ifade özgürlüğü, haberleşmeözgürlüğü gibi temel hak ve özgürlükleri sınırlayıcı etkisi yoğun olan birdüzenlemenin etki analizi yapılmaksızın hızla kabulü sonrasında çeşitlisorunların doğabileceğinin somut örnekleridir. 2012 yılının başlarında Avrupa Komisyonu’nun adalet, temelhaklar ve vatandaşlıktan sorumlu üyesi Viviane Reding tarafından yapılanaçıklama ile gündeme gelen unutulma hakkı, özel hayatın gizliliği ve kişiselverilerin korunması hususunda dikkat çeken “yeni” bir hak olarak tartışılmış vekişisel verilerin korunması kapsamında ele alınarak günümüzde çeşitli hukukimetinlerde kendisine yer bulmuştur. Bu alanda unutulma hakkı, kişisel verilerinsilinmesini talep hakkı ve listelenmeme hakkı özelindeki ayrımlara dikkatçekmek gerekmektedir. Maddenin gerekçesinde kişilik haklarının daha etkin korunmasıamacıyla kişilik haklarını ihlal eden içeriklerle hakları ihlal edilenkişilerin adının ilişkilendirilmemesine olanak sağlama amacıyla düzenlemeyapıldığı belirtilmiş ve gerek Adalet Komisyonu gerekse TBMM Genel Kurulu’nunkanun tasarısı metni üzerinde gerçekleştirdiği görüşmeler sırasında sıklıkla “UnutulmaHakkı’na” atıfta bulunulmuştur. İlk olarak, Anayasa Mahkemesi, erişime engellemenin cezai ya daidari bir yaptırım değil, geçici tedbir niteliği taşıdığını belirtmiştir. AncakMahkemenin bu tespitinin yukarıda belirtilen belirsizliği ortadan kaldırdığınısöylemek mümkün değildir. Zira bu tespiti hayata geçirecek mekanizmalar yasadabulunmamaktadır. Erişim engellemenin geçici tedbir niteliğinde olabilmesi içinbu karardan sonra mutlaka bir hukuk davası ya da ceza soruşturmasının açılmasıve içeriğe ilişkin esastan bir karar verilmesi gerekir.
Bu nedenle, kusursuz sorumlulukrejiminin kabul edilebilmesi için sebep olma esasının yanı sıra kusurilkesinden ayrılmaya neden ihtiyaç olduğunu gerekçelendiren başka esaslar daaranır. Kusursuz sorumluluk istisna olup öngörülmesi için birden fazla esas(veya gerekçe) gerekmektedir. Bu halde yer sağlayıcının içerikten sorumluolmaması, sorumluluğunun ikincil olması ve tamamen soyut bir zarar tazminisorumluluğu altında bırakılmasını konu edinen söz konusu düzenleme Anayasa’nın2. Yukarıda belirtildiği gibi sosyal medya kullanıcılarınınHaberleşme (m.22), ifade (m.26, bilim ve sanat (m.27) ve basın (m.28)özgürlüklerine özel şirketler tarafından müdahale edilmesine olanak tanıyankural bir taraftan çok kısa bir sürede, kırk sekiz saat içinde kararverilmesini zorunlu tutmaktadır. Bu süre gerçek bir inceleme yapmak içinyeterli olmadığı gibi içerik sağlayıcıya haber verilmesini ve onun görüş veitirazlarının alınmasına da olanak tanımamaktadır. Diğer taraftan 48 saatiçinde karar verilmemesi halinde altıncı fıkraya göre BTK Başkanı sosyal medyaplatformuna beş milyon TL idari para cezası verebilecektir. Üstelik yasa sosyalmedya platformlarının sadece ret kararlarını gerekçeli olarak vermelerinizorunlu tutmuştur. İçeriğin çıkarılmasına karar vermeleri halinde buna ilişkin gerekçegösterme yükümlülüğü öngörülmemiştir. Üstelik bu kararlar yargı denetimine tabitutulmadığı gibi herhangi bir itiraz usulü de düzenlenmemiştir. Yasanın yürürlüğe girdiği günden bu yana sulh ceza hakimlikleritedbirlerden hangisine karar verdiklerini bile belirtmeden yasada yazıldığışekilde “içeriğin çıkarılmasına ve/veya erişimin engellenmesine” kararvermektedirler.
Getirilen değişiklikle erişimin engellenmesininyanında içeriğin çıkarılması kararı verilmesi de öngörülmüştür. (11) numaralı fıkrada ise sulh ceza hâkimininkararını maddede belirtilen şartlara uygun olarak ve süresinde yerinegetirmeyen içerik, yer ve erişim sağlayıcıların sorumlularının, beş yüz gündenüç bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılacağı hüküm altınaalınmıştır. Anılan fıkrada yer alan “…içerik, yer ve erişim sağlayıcılarınsorumluları,…” ibaresi de dava konusu diğer kuralı oluşturmaktadır. Diğer yandan ise 5651 sayılı Kanun’da düzenlenen söz konususorumluluğun kusursuz sorumluluk hali olduğu anlaşılmaktadır. Sorumlulukhukukunun temelinde neminem laedere (hukuka aykırı olarak kimseye zararvermeme) ilkesi bulunmaktadır.
Yasa metninde yer almayan açıklığın yargı kararlarıyla sağlanmasıAnayasaya göre mümkün değildir. Diğer taraftan Ali Kıdık ve devamında verilenkararlarla Anayasa Mahkemesinin yukarıda sözü edilen yapısal sorunlarıgiderdiğini söylemek de mümkün değildir. (3) Bu Kanunla yapılan yeni düzenlemeler nedeniyle kadro ve görev unvanı değişmeyenlerden bu Kanunda öngörülen eğitim şartlarını taşıyanlar başka bir işleme gerek kalmaksızın durumlarına uygun aynı unvanlı kadrolara atanmış sayılır. Bunlar atama işlemi yapılıncaya kadar Başkan tarafından ihtiyaç duyulan işlerde görevlendirilebilirler. Bunlar, yeni bir kadroya atanıncaya kadar, eski kadrolarına ait ücret ve diğer mali haklarını almaya devam ederler. Süresi içinde tezlerini sunmayan veya tezleri kabul edilmeyenlere tezlerini sunmaları veya yeni bir tez hazırlamaları için altı ayı aşmamak üzere ilave süre verilir. Yeterlik sınavında başarılı olanların uzman kadrolarına atamaları yapılır. Sınavda başarılı olamayanlar veya sınava girmeye hak kazandığı hâlde geçerli mazereti nedeniyle sınav hakkını kullanamayanlara, bir yıl içinde ikinci kez sınav hakkı verilir. Verilen ilave süre içinde tezlerini sunmayanlar, ikinci defa hazırladıkları tezleri kabul edilmeyenler, yabancı dil yeterlik şartını yerine getirmeyenler ile ikinci sınavda da başarı gösteremeyen veya sınav hakkını kullanmayanlar, uzman yardımcısı unvanını kaybederler ve Üst Kurulda durumlarına uygun kadrolara atanırlar. Uzman yardımcılığından Üst Kurul uzmanlığına atananlara bir defaya mahsus olmak üzere bir derece yükseltilmesi uygulanır. H) Medya hizmet sağlayıcılarının sunduğu yayın hizmetlerinde ve platform, multipleks, altyapı işletmecileri ile verici tesis ve işletim şirketinin sunduğu hizmetlerde bu Kanuna ve ilgili diğer mevzuata aykırılık tespit edilmesi veya yayın lisansı şartlarına uyulmaması hâlinde gerekli müeyyideleri uygulamak.
Maddesindegüvence altına alınan ifade özgürlüğü, 28. Maddesinde güvence altına alınanbasın özgürlüğü ve yer ve erişim sağlayıcılar açısından Anayasanın 48. Maddesindegüvence altına alınan teşebbüs özgürlükleri olmak üzere pek çok temel hakkamüdahale teşkil ettiği açıktır. Fıkrasında yer alanbildirim mekanizması bir tebligat usulü olmayıp, bilgilendirmelerinyapılmasında bir yol olarak sunulmaktadır. “Bu Kanun kapsamındaki faaliyetleriyurt içinden ya da yurt dışından yürütenlere, internet sayfalarındaki iletişimaraçları, alan adı, IP adresi ve benzeri kaynaklarla elde edilen bilgilerüzerinden elektronik posta veya diğer iletişim araçları ile bildirimyapılabilir.” Öte yandan hukuki işlemin geçerlilik kazanması, yapılan işleminilgilisine tebliğ edilmesi ile gerçekleşir. Özellikle tek taraflı olarakyapılan idari işlemlerin ilgilisine bildirilmesi yasal hakları kullanmaaçısından son derece önemlidir. Maddesinde idari işlemlerekarşı açılacak davalarda sürenin yazılı bildirim tarihinden başlayacağı açıkbir şekilde belirtilmiştir. 5651 sayılı Kanun’da yer alan tanımlar maddesi kapsamındainternet ortamı, “haberleşme ile kişisel veya kurumsal bilgisayar sistemleridışında kalan ve kamuya açık olan internet üzerinde oluşturulan ortam” ve yersağlayıcı ise “hizmet ve içerikleri barındıran sistemleri sağlayan veya işletengerçek veya tüzel kişiler” olarak tanımlanmıştır. Bu tanımlar göz önündebulundurulduğunda 7253 sayılı Kanun ile yapılan sosyal ağ sağlayıcı tanımıinternet ortamı içerisinde faaliyet gösteren aktörlerden yer sağlayıcılarkümesinde çerçevesi belirli ve kesin bir grubu ifade etmemektedir.